Gelir Vergisi beyanı

2 Mart 2018     Sirkü 1259

2017 Yılına ilişkin Gelir Vergisi Beyanname verme dönemi başlamıştır.

  • Ticari, zirai ve mesleki faaliyetinden dolayı gerçek usulde vergilendirilen gelir vergisi mükellefleri 2017 yılına ilişkin Yıllık Gelir Vergisi Beyannamelerini 26 Mart 2018 Pazartesi akşamına kadar elektronik ortamda göndereceklerdir.
  • Geliri sadece kira, ücret, menkul sermaye iradı veya diğer kazanç ve iratların biri veya birkaçından oluşan mükellefler Yıllık Gelir Vergisi Beyannamelerini 26 Mart 2018 Pazartesiakşamına kadar Hazır Beyan Sistemi üzerinden kolayca gönderebilirler.

Hesaplanan Gelir Vergisinin 2018 yılının Mart ve Temmuz aylarında olmak üzere iki eşit taksitte ödenmesi gerekmektedir.

2017 yılında ticari kazanç elde eden mükelleflere yönelik olarak, Yıllık beyannamenin verilmesi ve gelirin toplanması, Zararların karlara takas ve mahsubu, kazanç ve iratlardan yapılacak indirimler aşağıda kısaca özetlenmiştir. 

Yıllık beyannamenin verilmesi ve gelirin toplanması

Gelir Vergisi Kanununda sayılan gelir unsurlarından bir takvim yılı içinde elde edilen kazanç ve iratlar, aksine hüküm olmadıkça, mükellefler tarafından yıllık beyanname ile beyan edilir. Beyan edilmesi gereken gelirlerin yılık beyannamede toplanarak beyan edilmesi zorunludur.

Ticari faaliyette bulunan mükellefler kazanç elde etmemiş olsalar bile yıllık beyanname vermek zorundadırlar. Beyannameye eklenmesi zorunlu olan başka gelir unsurlarının da bulunması halinde Gelir Vergisi Kanununun 85 ve 86 ıncı maddelerinde belirtilen esaslara ve söz konusu gelirlerin beyanına ilişkin özel hükümlere göre işlem yapılması gerekmektedir.

– Aşağıda belirtilen gelirler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde bu gelirler beyannameye dahil edilmez.

1. Tam mükellefiyette;

a) Gerçek usulde vergilendirilmeyen ziraî kazançlar, bu Kanunun 75 inci maddesinin (15) ve (16) numaralı bentlerinde yazılı menkul sermaye iratları, kazanç ve iratların istisna hadleri içinde kalan kısmı,

b) Tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretler (birden fazla işverenden ücret almakla beraber, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan mükelleflerin, tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretleri dahil),

c) Vergiye tâbi gelir toplamının [(a) ve (b) bentlerinde belirtilenler hariç] 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşmaması koşuluyla, Türkiye’de tevkifata tâbi tutulmuş olan; birden fazla işverenden elde edilen ücretler, menkul sermaye iratları ve gayrimenkul sermaye iratları,

d) Bir takvim yılı içinde elde edilen ve toplamı 600 milyon lirayıe (2017 yılı için 1.600 TL.) aşmayan, tevkifata ve istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratları.

2. Dar mükellefiyette, tamamı Türkiye’de tevkif suretiyle vergilendirilmiş olan; ücretler, serbest meslek kazançları, menkul ve gayrimenkul sermaye iratları ile diğer kazanç ve iratlar.

Zararların karlara takas ve mahsubu 

Gelirin toplanmasında gelir unsurlarından bazılarından doğan zararlar (Gelir Vergisi Kanununun 80 inci maddesinde yazılı diğer kazanç ve iratlardan doğanlar hariç) diğer kaynakların kazanç ve iratlarına mahsup edilir. Buna göre;

Zarar Olarak Mahsup Edilecek Olanlar:

  • Diğer kazanç ve iratlar dışındaki kazanç ve iratlardan doğan zararlar,
  • Yurt dışındaki faaliyetten doğan zarar (ilgili ülkedeki denetim elemanlarınca rapora bağlanmalıdır.)

Zarar Olarak Mahsubu Yapılamayacak Olanlar:

  • Değer artışı kazançlarından doğan zararlar,
  • Menkul ve gayrimenkul sermaye iratlarında; sermayede meydana gelen eksilmeler,
  • Gelir vergisinden istisna edilen kazançlarla ilgili zararlar. 

Yurtdışı Faaliyetlerden Doğan Zararların Mahsubu 

Tam mükellefiyete tabi kişiler, yurt dışı faaliyetlerinden doğan zararlarını, faaliyette bulunulan ülkenin vergi kanunlarına göre denetim yetkisi verilen kuruluşlarca rapora bağlanması ve raporun aslı ve tercüme edilmiş bir örneğinin Türkiye’deki ilgili vergi dairesine ibrazı halinde mahsup edebileceklerdir.

Türkiye’de mahsup edilen yurt dışı zararın, ilgili ülkede de mahsup edilmesi halinde, Türkiye’de beyannameye dahil edilecek yurt dışı kazanç, mahsuptan önceki tutar olacaktır.

Türkiye’de gelir vergisinden istisna edilen kazançlarla ilgili yurt dışı zararlar, yurt içindeki kazanç ve iratlardan mahsup edilmez. 

İndirimler

Yıllık beyanname ile bildirilecek gelirlere ilişkin indirimler, Gelir Vergisi Kanunu ile diğer kanunlarda belirtilmiştir. Gelir Vergisi matrahının tespitinde gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden aşağıda belirtilen indirimlerin yapılabilmesi için yıllık beyanname ile bildirilecek bir gelirin bulunması ve yapılacak indirimlerin ilgili mevzuatta belirtilen şartları taşıması gerekmektedir.

İndirim konusu yapılacak tutarın hesaplanmasında gayrisafi hasılattan giderler düşüldükten, geçmiş yıl zararları ve indirimler düşülmeden önceki safi irat esas alınacaktır.

Ticari kazançtan indirim konusu yapılabilecek hususlar şunlardır;

  • Şahıs Sigorta Primleri
  • Eğitim ve Sağlık Harcamaları
  • Bağış ve Yardımlar
  • Sponsorluk Harcamaları,
  • 5746 Sayılı Kanun Kapsamındaki İndirimler;

– Ar-Ge ve Tasarım İndirimi

– Teknogirişim Sermayesi Desteği

– Diğer Teşvik Unsurları

  • Başbakanlıkça veya Bakanlar Kurulunca Başlatılan Yardım Kampanyalarına Makbuz Karşılığı Yapılan Ayni ve Nakdi Bağışlar
  • Türkiye Kızılay Derneğine ve Türkiye Yeşilay Cemiyetine Makbuz Karşılığı Yapılan Nakdi Bağış ve Yardımlar
  • Girişim Sermayesi Fonu Olarak Ayrılan Tutarların İndirimi
  • Türkiye’den Yurt Dışı Mukim Kişi ve/veya Kurumlara Verilen Hizmetlerden Sağlanan Kazançlara İlişkin İndirim
  • Korumalı İş Yeri İndirimi
  • Bireysel Katılım Yatırımcısı İndirimi
  • Expo 2016 Antalya Ajansına Yapılan Her Türlü Nakdi ve Ayni Bağış ve Yardımlar ile Sponsorluk Harcamaları
  • Diğer Kanunlara Göre Tamamı İndirilecek Bağış ve Yardımlar

Vergiye uyumlu mükellef indirimi 

Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olan uyumlu mükelleflerin yıllık gelir vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’i ödenmesi gereken gelir vergisinden indirilir.

Söz konusu indirimden faydalanmak için belirlenen şartlar, Gelir Vergisi Kanunu mükerrer 121 inci maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre mükelleflerin;

  • İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin kanuni süresinde ödenmiş olması, (Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler bu şartın ihlali sayılmaz. Her bir beyanname itibarıyla 10 Türk lirasına kadar yapılan eksik ödemeler bu şartın ihlali sayılmaz.)
  • İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıl içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması (Yapılan tarhiyatların kesinleşmiş yargı kararlarıyla veya Vergi Usul Kanununun uzlaşma ya da düzeltme hükümlerine göre tamamen ortadan kaldırılmış olması durumunda bu şart ihlal edilmiş sayılmaz.),
  • İndirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları dâhil) 1.000 Türk lirasının üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması

gerekir.

Hesaplanan indirim tutarı, her hâl ve takdirde 1 milyon Türk lirasından fazla olamaz. İndirilecek tutarın ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda kalan tutar, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilir. Bu süre içinde mahsup edilemeyen tutarlar red ve iade edilmez

Gelir vergisi mükelleflerinin yararlanacağı indirim tutarı, ticari, zirai veya mesleki faaliyet nedeniyle beyan edilen kazançların toplam gelir vergisi matrahı içerisindeki oranı dikkate alınmak suretiyle hesaplanan gelir vergisi esas alınarak tespit edilir.

Vergi indiriminden yararlanan mükelleflerin, öngörülen şartları taşımadığının sonradan tespiti hâlinde ilgili vergilendirme döneminde indirim uygulaması dolayısıyla ödenmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın tarh edilir.

Örnek: Vergi indiriminden yararlanma şartlarının tamamını taşıyan Bayan (A), 2017 takvim yılında; 280.000.- TL ticari kazanç, 70.000.- TL de alacak faizi elde etmiştir. Bayan (A) bu dönemde 42.000.- TL geçici vergi ödemiştir.

Buna göre, Bayan(A) vergi indiriminden aşağıdaki şekilde yararlanacaktır. 

A. Ticari Kazanç 280.000 TL

B. Menkul Sermaye İradı 70.000 TL

C. Gelir Vergisi Matrahı (A+B) 350.000 TL

Ç.   Hesaplanan Gelir Vergisi 114.150 TL

D.Ticari Kazanç/Gelir Vergisi Matrahı (A/C) 0,80

E. Hesaplanan Gelir Vergisinin Ticari Kazanca İsabet Eden Kısmı (Ç x D) 91.320 TL

F. Hesaplanan Vergi İndirimi Tutarı (E x %5) 4.566 TL

G. Mahsup Edilecek Vergiler Toplamı (Ödenen Geçici Vergi 42.000-TL) 42.000 TL

Ğ. Ödenmesi Gereken Gelir Vergisi (Ç-G) 72.150 TL

H. Vergi İndirimi Tutarı 4.566 TL

I. Ödenecek Gelir Vergisi (Ğ-H) 67.584 TL


Hatırlatma:

Sirkülerimiz bilgilendirme amaçlı olup belirli bir konu hakkında genel çerçevede bilgi vermek amacını taşıdığından içerikten kaynaklanan veya içeriğe ilişkin ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.

Bu sirkümüzde yer verilen bilgiler yazının tarihi itibarıyla geçerli olup, yazı tarihinden sonra gerçekleşebilecek yasal değişiklikler, gelişecek uygulamalar ve yargı kararları ileride farklı düzenlemeleri ve değerlendirmeleri gerektirebilmektedir.

Bu nedenle konular ile ilgili karar vermeden önce profesyonel bir danışmandan görüş ve destek alınması tavsiye olunur.