Yangın veya kaza nedeniyle zayi olan mallar, sabit kıymetler

2 Kasım 2020     Sirkü 1483

Ticari hayatın doğal akışında alım satıma konu malların nakliyesi sırasında çeşitli araç kazaları meydana geldiği gibi işyerlerinde yangın çıkması sonucunda hammaddeler, mamul mallar, makine ve demirbaşlar ile binalar zayi olabilmektedir.

Bu durumda vergisel açıdan yapılması gerekenler zaman zaman tereddüt konusu olabilmektedir.

Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 278 inci maddesinde; “Yangın, deprem ve su basması gibi afetler yüzünden veyahut bozulmak, çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi haller neticesinde iktisadi kıymetlerinde önemli bir azalış vaki olan emtia ile maliyetlerin hesaplanması mutad olmayan hurdalar ve döküntüler, üstüpü, dese ve ıskartalar emsal bedeli ile değerlenir.” hükmü yer almaktadır.

Yukarıda yer alan Kanun hükmünde kıymetin azalış nedenleri teker teker sayılmış ve söz konusu nedenlerin sonuna “gibi” edatı eklenerek, benzeri durumlar nedeniyle emtianın değerinde önemli miktarda azalma olduğu takdirde emsal bedel ile değerleme yapılacağı belirtilmiştir. Madde metnindeki benzeri durumlardan biride trafik kazalarıdır.

Aynı Kanunun 267 inci maddesinde ise emsal bedelinin; gerçek bedeli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değer olduğu ve sıra ile ortalama fiyat esası, maliyet bedeli esası, takdir esasına göre tayin olunacağı hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, Kanunun 317 inci maddesinde;

“Amortismana tabi olup Yangın, deprem, su basması gibi afetler neticesinde değerini tamamen veya kısmen kaybeden;

Menkul ve gayrimenkullerle haklara, mükelleflerin müracaatları üzerine ve ilgili bakanlıkların mütalaası alınmak suretiyle, Maliye Bakanlığınca her işletme için işin mahiyetine göre ayrı ayrı belli edilen “Fevkalade ekonomik ve teknik amortisman nispetleri” uygulanır.”

Hükümleri yer almaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, 213 sayılı Kanunun 267 ve 278 inci maddeleri uyarınca, yangın, deprem ve su basması gibi doğal afetler veya kaza nedeniyle veya bozulmak, çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi nedenlerle iktisadi kıymetin imha edilmesinin gerektiği hallerde, emsal bedel ile değerlenecek olan iktisadi kıymet değerinin ortalama fiyat veya maliyet bedeliyle belirlenmesi mümkün olmadığından, bu kıymetlerdeki değer düşüklüğü takdir komisyonu marifetiyle tespit edilir.

Takdir komisyonu tarafından takdir edilen emsal bedeli, mükellefler tarafından değer düşüklüğüne uğrayan iktisadi kıymetin değeri olarak kayıtlara intikal ettirilir. Değer düşüklüğü ise ilgili dönem kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınır.

Öte yandan, yangın sonucu hasar gören bina, makine ve demirbaş gibi amortismana tabi iktisadi kıymetlerin itfa edilmemiş bedellerinin, fevkalade amortisman yöntemi uygulanmak suretiyle kurum kazancının tespitinde gider olarak indirilmesi mümkün olabilmektedir.

Bu nedenle zayiinin meydana gelmesini müteakiben VUK nun 168 inci mad. gereği engeç biray içinde mükelleflerce zayi olan mallara ilişkin ürün bazında detaylı bir liste hazırlanmalı listede en az ürünün cinsi, miktarı, maliyet bedeli, imal veya satın alma tarihi, bünyesindeki KDV bilgilerine yer verilmeli, ayrıca yangın veya kazaya ilişkin itfaiye veya polis veya jandarma tarafından bir tespit yapılmış ise o tespite ait tutanak eklenerek Bağlı bulunduğu Vergi Dairesinden zayi olan malları için değer düşüklüğüne ilişkin Takdir Komisyonunca emsal bedel tespiti istenmelidir.

Aynı Kanunun

329 uncu maddesinin birinci fıkrasında ise “Yangın, deprem, sel, su basması gibi afetler yüzünden tamamen veya kısmen ziyaa uğrayan amortismana tabi iktisadi kıymetler için alınan sigorta tazminatı bunların değerinden (Amortismanlı olanlarda ayrılmış olan amortisman çıktıktan sonra kalan değerden) fazla veya eksik olduğu takdirde farkı kar veya zarar hesabına geçirilir.”

330 uncu maddesinde de “Emtia ve zirai mahsul ve hayvan kıymetlerinde vukua gelen zayiat dolayısıyla alınan sigorta tazminatları bunların değerlerinden fazla olursa bu fazlalık kara alınır.”

hükmü yer almaktadır.

Bu nedenle zayi olan iktisadi kıymetler ile hammadde ve emtia dolayısıyla alınan sigorta tazminatının bunların değerlerinden fazla olması halinde bu fazlalığın kara alınacağı tabiidir.

Öte yandan, KDV Kanunun 30/c maddesinde, deprem, sel felaketi ve Maliye Bakanlığının yangın sebebiyle mücbir sebep ilan ettiği yerlerdeki yangın sonucu zayi olanlar hariç olmak üzere, zayi olan mallara ait katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağı,

hüküm altına alınmıştır.

Bu itibarla yangın veya kaza sonucunda zayi olan mallara ait yüklenilen KDV’nin indirimi mümkün değildir.

Buna göre, yangın veya kaza sonucu zayi olan mallar ile sabit kıymetlere ilişkin olarak daha önce indirilen KDV’nin, zayi olma tarihini kapsayan vergilendirme dönemine ait KDV beyannamesinin “İlave Edilecek KDV” satırına dahil edilmek suretiyle indirim hesaplarından çıkarılması gerekmektedir.

GİB Bursa VDB nın 20.02.2017 tarih ve 45404237-130[I-16-12]-10021 sayılı özelgesi ile Kocaeli VDB nın 27.08.2012 tarih ve B.07.1.GİB.4.41.15.02-105[VUK 278-2012/11]-196 sayılı özelgeleri de bu yöndedir


Hatırlatma:

Sirkülerimiz bilgilendirme amaçlı olup belirli bir konu hakkında genel çerçevede bilgi vermek amacını taşıdığından içerikten kaynaklanan veya içeriğe ilişkin ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.

Bu sirkümüzde yer verilen bilgiler yazının tarihi itibarıyla geçerli olup, yazı tarihinden sonra gerçekleşebilecek yasal değişiklikler, gelişecek uygulamalar ve yargı kararları ileride farklı düzenlemeleri ve değerlendirmeleri gerektirebilmektedir.

Bu nedenle konular ile ilgili karar vermeden önce profesyonel bir danışmandan görüş ve destek alınması tavsiye olunur.