Serbest Bölgelere İhracat

Serbest bölgelere ihracat, Serbest bölgeye mal ve hizmet teslimidir.

Serbest bölge, Ülkenin siyasi sınırları içinde olmakla beraber gümrük hattı dışında sayılan, ülkede geçerli ticari, mali ve iktisadi alanlara ilişkin hukuki ve idari düzenlemelerin uygulanmadığı veya kısmen uygulandığı, sınai ve ticari faaliyetler için daha geniş teşviklerin tanındığı ve fiziki olarak ülkenin diğer kısımlarından ayrılan yerler olarak tanımlanabilir.

Serbest Bölgelerde Sağlanan Teşvikler ve Avantajlar Üretim konulu faaliyet ruhsatı kapsamında faaliyet gösteren serbest bölge kullanıcılarının imal ettikleri ürünlerin satışından elde ettikleri kazançları, Avrupa Birliği üyeliğinin gerçekleşeceği yılın vergileme dönemi sonuna kadar Gelir veya Kurumlar Vergisi’nden istisnadır.

Hazır işyeri kiralamak suretiyle üretim konusunda faaliyet gösterecek kiracı-kullanıcı firmalar için 15 yıl, diğer konularda 10 yıl, kendi işyerini inşa etmek suretiyle üretim konusunda faaliyet gösterecek yatırımcı-kullanıcı firmalar için 30 yıl, diğer konularda ise 20 yıl süreli faaliyet ruhsatı verilmektedir.

Serbest bölgedeki faaliyetlerle ilgili her türlü ödemeler dövizle yapılır.

Serbest bölge faaliyetlerinden elde edilen kazanç ve gelirler kambiyo rejimine ve herhangi bir izne tabi olmaksızın, yurtdışına veya Türkiye’ye transfer edilebilir.

Fiyat, kalite ve standartlarla ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşlarına verilen yetkiler serbest bölgelerde uygulanmaz.

Serbest bölgeler gümrük bölgesi dışında sayıldığından, serbest bölgeler ile Türkiye arasında yapılan ticarette dış ticaret rejimi hükümleri uygulanır. Serbest bölge kullanıcıları Türkiye’den KDV’siz mal ve hizmet satın alabilirler. Diğer taraftan, serbest bölge ile diğer ülkeler ve diğer serbest bölgeler arasında dış ticaret rejimi hükümleri uygulanmaz.

Mallar serbest bölgede süre sınırlaması olmaksızın kalabilir.

Serbest bölgede sağlanan teşvik ve avantajlardan yerli ve yabancı firmalar eşit olarak yararlanır.

Serbest bölgeler “Türkiye-AB Gümrük Bölgesi”nin parçası sayıldığından, serbest bölgelerden Türkiye veya AB menşeli ürünler ile Türkiye’de serbest dolaşım durumunda bulunan gümrük birliği kapsamındaki ürünler A.TR Belgesi düzenlenerek AB’ye gönderilebilir.

Üçüncü ülke menşeli ürünler ise ortak gümrük tarifesi ile uyumlaştırılmış Türk Gümrük Tarife Cetveli’nde belirtilen oran üzerinden serbest bölge gümrük müdürlüğüne gümrük vergisi ödenerek serbest dolaşıma geçirildikten sonra A.TR Belgesi düzenlenerek AB’ye gönderilebilir.

3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu’nda serbest bölgelerin kurulması ve işletilmesindeki temel amaçlar; ihracat için yatırım ve üretimi artırmak, yabancı sermaye ve teknoloji girişini hızlandırmak, ekonominin girdi ihtiyacını ucuz ve düzenli bir şekilde temin etmek, dış finansman ve ticaret imkanlarından daha fazla yararlanmak olarak sıralanmıştır. Bulundukları ülke ekonomilerine sağladıkları katkıların yanında, esnek ve çağdaş idari yapılarıyla dış ticarete yönelmek isteyen firmalara modern ve gelişmiş bir yatırım ortamı sağlayan serbest bölgeler lojistik merkezler olarak ülkemizde de önemlerini artırmaktadırlar.

Türkiye’de temel olarak ihracata dayalı yatırım ve üretimi teşvik etmek amacıyla 1987 yılından bu yana Akdeniz kıyısında, Mersin, Antalya ve Adana-Yumurtalık Serbest Bölgeleri, Ege Bölgesi”nde Ege (İzmir), Denizli ve İzmir Menemen Deri Serbest Bölgeleri, Marmara Bölgesi’nde, İstanbul Atatürk Havalimanı, İstanbul Deri ve Endüstri, İstanbul Trakya, Avrupa, Kocaeli, Tübitak-Mam Teknoloji, Bursa Serbest Bölgeleri ve İstanbul Uluslararası Menkul Kıymetler Serbest Bölgesi, Karadeniz kıyısında, Trabzon, Rize ve Samsun Serbest Bölgeleri,     Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde Mardin ve Gaziantep Serbest Bölgeleri, Doğu Anadolu Bölgesi’nde Erzurum Doğu Anadolu Serbest Bölgesi,  İç Anadolu Bölgesinde, Kayseri Serbest Bölgesi faaliyete geçmiştir

Diğer ihracatlarda olduğu gibi serbest bölgeye de mal girişi gümrük beyannamesi ile veya Serbest Bölge işlem formu ile (SBİF) olmalıdır. İhracat istisnasının uygulanabilmesi için mutlaka mal teslimlerinin Gümrük Beyannamesi ile tevsik edilmesi zorunlu olmakla beraber, Serbest Bölgelere üretim girdisi olmayacak malların kullanılmak ve tüketilmek üzere gönderilmesinde SBİF de GÇB gibi kabul edilecektir. Bu husus Gelir İdaresince Gümrük Müsteşarlığı’na hitaben verilen 26 02 2008 tarih ve 019175 sayılı genel yazıda “GÇB uygulamasında olduğu gibi serbest dolaşımdaki eşyanın serbest bölgelere SBİF ile girip çıkmasının Gümrük idaresinin denetim ve gözetiminde, görev ve sorumluluğunda olması, ayrıca Dış Ticaret Müsteşarlığı Serbest Bölgeler Müdürlüğü ile de mutabakat sağlandığından bahisle Serbest bölgelere üretim girdisi olmayacak mallarının kullanılmak ve tüketilmek üzere gönderilmesinde KDV istisnadan faydalanmak için SBİF de GÇB gibi kabul edileceği ” bildirilmiştir.

Ayrıca konu 31/03/2008 tarih ve 32101 sayılı genel yazı ile vergi dairelerine bildirilmiştir.

Öte yandan Hizmet ihracına ait tam istisna ise serbest bölgelerde uygulanmaz zira serbest bölgeler yabancı ülke toprağı sayılmaz. Ancak 04/06/2008 tarih ve 5766 sayılı kanunla KDV Kanunu 11/1-a bendine ilave edilen “Serbest bölgedeki müşteriler için yapılan fason hizmetler” tabiri ve 12 inci maddeye ilave edilen 3 bendi;

3) Fason hizmetlerin serbest bölgelerdeki müşterilere yapılmış sayılması için aşağıdaki şartlar yerine getirilmiş olmalıdır.

a)     Fason hizmet serbest bölgelerde faaliyet gösteren müşteriler için yapılmış olmalıdır.

b) Fason hizmetten serbest bölgelerde faydalanılmalıdır “

Hükmü gereğince Serbest bölgelerdeki müşteriler için verilen fason hizmetlerde tam istisna kapsamına alınmıştır.

Öte yandan kanunun 17 inci maddesi 4/ı bendi gereği Serbest bölgelerde verilen hizmetler, KDV den istisna olup bu madde kapsamsındaki istisnalar kısmi istisna olduğundan iadeye konu edilemez.