SMİYB Kullanma tespitinden Genel esaslara geçiş
10 Ekim 2016 Sirkü 1161
Bilindiği üzere, KDV Genel uygulama tebliği gereği,
Sahte belge kullanma tespiti, sahte belgelerde yer alan KDV’nin indirim konusu yapıldığının tespit edilmesidir. Sahte belge kullanma tespitinin varlığından söz edilebilmesi için, sahte olduğu tespit edilen belgede yer alan KDV tutarının indirim konusu yapılmış olması gerekir.
Sahte belge düzenleme raporundan hareketle alıcının sahte belge kullanımından bahsedilebilmesi için, belgenin sahteliğinin yanı sıra, düzenlenen sahte belgenin kullanıcı tarafından kayıtlara intikal ettirilip ettirilmediği ve beyannamede indirilecek KDV olarak dikkate alınıp alınmadığının tespit edilmesi gerekir. Kullanıcının Ba bildirimine söz konusu belgede yazılı tutarı dâhil etmiş olması, sahte belgeyi kullandığına karine olup tespit için tek başına yeterli değildir.
Kullandığı belgeye yönelik bir tespit veya rapor olmadığı sürece, sadece hakkında sahte belge düzenleme rapor veya tespiti bulunan mükelleften mal veya hizmet alımına dayanılarak alıcı mükellefin özel esaslara tabi tutulması mümkün değildir.
Muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma tespiti, bir mükellefin muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullandığının diğer kişi, işletme veya kurumlar hakkında yapılmakta olan araştırma ve incelemeler sırasında yahut yetkili makamların (Maliye Bakanlığının ilgili birimleri dahil) yazıyla bildirmesi üzerine vergi dairesinin ıttılaına girmesidir. Bu kapsamda öncelikle belgenin muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olduğunun, sonrasında ise mükellefin bu belgede yer alan KDV’yi indirim konusu yaptığının net olarak tespit edilmesi gerekir.
Yasal mevzuat böyle olmakla beraber KDV iadesinde uygulamada sıkça karşılaşılan konulardan biri de mükelleflere Vergi Dairelerince gönderilen yazılarla,
Mal veya hizmet satın aldıkları mükellefler hakkında SMİYB düzenleme raporu veya tespiti bulunduğu gerekçesiyle bu mükelleflerden alışlarına ilişkin olarak işlemin gerçekliğinin KDV Genel uygulama tebliği gereğince ispatı veya bu belgelerde yazılı KDV tutarının indirim hesaplarından çıkarılarak beyanlarının düzeltilmesi istenmektedir. Aksi halinde SMİYB kullanma olumsuz tespiti uygulamasına muhatap tutulacakları,
bildirilmektedir.
Hal böyle olunca da mükellefin önünde üç seçenek bulunmaktadır.
Birincisi İspat hükümleri çerçevesinde alışlarının gerçekliğinin ispatı, kincisi ise alış vesikalarında yazılı bulunan ve indirim konusu yapılan KDV nin indirim hesaplarından çıkarılmak suretiyle beyanlarının düzeltilmesi. Üçüncü seçenek ise 31.10.2016 tarihine kadar 6736 sayılı Kanun kapsamında KDV matrah artırımında bulunmak.
Birinci yol: İspat
Esas olan alışların ispatı olmakla beraber bu her zaman mümkün olmamakta veya idarece çeşitli gerekçelerle ispat yeterli görülmemektedir.
KDV Genel uygulama tebliği gereğince sınırlandırıcı olmamak kaydıyla belgenin gerçekliğini ve doğruluğunu ispatta aşağıdaki deliller kullanılabilir:
a) İşlem bedelinin ödendiğinin belgelendirilmesi.
Ödeme, iade talebinde bulunan mükellef tarafından ödemeyi tevsik eden belge aslı veya noter onaylı örneği ile tevsik edilebilir.
Ödemenin 5411 sayılı Bankalar Kanunu hükümlerine göre faaliyette bulunan bankalar vasıtasıyla veya 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 785 inci maddesinin (1) numaralı fıkrası kapsamında düzenlenen çekler ile de tevsiki mümkündür.
Ayrıca internet bankacılığı yoluyla yapılan ödemelerde, banka dekontu yerine ilgili banka şubesi tarafından onaylı internet çıktıları ya da mükellefler tarafından ödeme yapılan bankalardan alınan onaylı hesap ekstreleri ödemenin tevsikinde kullanılabilir.
Ödeme, kredi kartı (iade talebinde bulunan kişi veya kuruma ait), tapu devri, kamu kurum ve kuruluşları aracılığıyla (ön ödeme avansı şeklinde kamu kurum ve kuruluşlarının veznesine ödeme gibi) yapılmak suretiyle de tevsik edilebilir.
Ödemenin PTT yoluyla yapıldığı durumlarda, ödeme sırasında düzenlenecek belge, (satıcının veya adına hareket edenlerin adı-soyadı (tüzel kişilerde unvanı) ile banka hesap numarası ve vergi kimlik numarası doğru olarak yazdırılmak kaydıyla) ödemeyi tevsik eden delil olarak ileri sürülebilir.
b) Taşıma, yükleme, boşaltma, depolama, ambalajlama, ve benzeri işlemlerin yapıldığına yönelik belgeler, sigorta belgesi, vergi, resim, harç, pay, fon gibi ödemeler yapılmışsa bu ödemelere ait belgeler işlemin gerçekliğinin tevsikinde delil olarak kullanılabilir.
İkinci yol: KDV nin indirim hesaplarından çıkarılmak suretiyle beyanlarının düzeltilmesi
Bu firmalardan almış oldukları mal ve hizmete ait fatura ve benzeri belgelerdeki KDV tutarlarının indirim hesaplarından çıkarılmaları ile ilgili olarak defter ve kayıtlarında gerekli düzeltmeleri yapmaları ve buna paralel olarak ilgili dönem/dönemlere ait KDV ve Gelir/Kurumlar vergisi düzeltme beyannamelerini vermiş olmaları ayrıca Ba bildirimlerini de düzeltmeleri gerekmektedir.
Tespit cari yıla ilişkin ise hesaplar ters çalıştırılacak. Ancak indirilecek KDV hesabı ve 700 lü hesaplara alacak kaydı yapılamayacağı için bu hesaplar ters çalıştırılmayacak bunların yerine hesaplanan KDV hesabı (İlave edilecek KDV), 700 lü hesapların yerine 679 diğer olağan dışı gelir ve karlar hesabına alacak kaydı yapılarak kayıtlardan çıkarılmış olacaktır.
Bu tespit ve kodlama genellikle geçmiş yıllardan yani muhasebesel olarak kayıtları kapanmış yıllardan kaynaklandığı için SMİYB olduğu kabul edilen fatura tutarı ve KDV lerin yasal kayıtlarından nasıl çıkarılacağına dair Gelir idaresince bugüne kadar henüz bir açıklama yapılmamıştır.
Kanımızca yapılması gereken işlem ve muhasebe kaydı aşağıda bir örnekle açıklanmıştır.
Örnek: 2014 yılında mal bedeli 100.000 TL KDV 18.000 TL toplam 118.000 TL olan SMİYB kapsamında olan bir fatura için 30.06.2016 tarihinde hem KDV hem de kurumlar vergisi açısından düzeltme beyannamesi verilmiştir. Bu faturanın kayıtlardan çıkarılmasına ilişkin Muhasebe kayıtları aşağıdaki gibi olacaktır.
2014 yılı kapanış fişinden sonra yeni bir açılış fişi yapılacak. Açılış fişinden sonra iki adet yevmiye kaydı yapılacak
———————31.12.2014 (Birinci yevmiye kaydı) ———————————
331 Ortaklara Borçlar 118.000
391 Hesaplanan KDV 18.000
620 Sat.Mal.Maliyeti 100.000
———————————————–/—————————————————
Ortaklara borç yoksa131 nolu hesabın kullanılacağı tabidir.
————————31.12.2014 (İkinci yevmiye kaydı) ——————————–
391 Hesaplanan KDV 18.000
620 Sat.Mal.Maliyeti 100.000
360 Ödenecek vergi ve fonlar 18.000
590 Dönem Karı 100.000
———————————————-/————————————————–
Bu yevmiye kayıtları ile SMİYB kapsamında olan faturanın toplam bedeli 118.000 TL kadar Ortaklar borçlandırılmış, mal bedeli olan 100.000 TL 2014 yılı Kar hesaplarına intikal ettirilmiş, 18.000 TL KDV de indirilecek KDV hesabından çıkarılmış olacaktır.
Bu kayıtlardan sonra 2014 yılı için tekrar kapanış fişi yapılacaktır. 2015 yılında herhangi bir değişikliğe gidilmesine gerek yoktur.
Düzeltme beyanları 30.06.2016 de yapıldığı için,
—————————–30.06.2016 (Yevmiye kaydı) ——————————-
331 Ortaklara Borçlar 118.000
570 Geçmiş yıl karı 100.000
360 Ödenecek vergi ve fonlar 18.000
——————————————–/—————————————————
Ortaklara borç yoksa131 nolu hesabın kullanılacağı tabidir.
Şeklinde yevmiye kaydı yapılacak. Bu kayıt 30.06.2016 tarihinde yapılmamış unutulmuş olabilir. Bu durumda 31.12.2016 tarihine kadar veya 31.12.2016 tarihinde yapılmasında bir sakınca yoktur. Önemli olan 2016 yılı Bilançosuna aktarılmasıdır.
Bu yevmiye kaydı ile 2014 yılında Ortaklara borç kaydı yapılan 118.000 TL, Kar kaydı yapılan mal bedeli 100.000 TL, 2016 yılı hesaplarına ve bilançosuna aynen intikal ettirilmiş, indirilecek KDV hesabından çıkan 18.000 TL KDV de beyan edilmiş olacaktır..
Bu işlemleri müteakiben Bağlı bulunulan Vergi Dairesine bir dilekçe ile müracaat edilerek genel esaslara geçişin sağlanması gerekmektedir.
Bu dilekçede düzeltilen beyannamelerin ve bilançoların hangi dönemlere ait olduğu açıkça belirtilmelidir.
Üçüncü yol 6736 sayılı Kanun kapsamında KDV matrah artırımında bulunmak
KDV Genel uygulama tebliğinde değişiklik yapan 7 sıra nolu tebliğ gereği,
Aralık/2015 ve öncesi vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak haklarında bu Tebliğ kapsamında;
– Sahte belge veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanma olumsuz raporu ile
– Sahte belge veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanma,
– Beyanname vermeme,
– Adresinde bulunamama,
– Defter ve belge ibraz etmeme
olumsuz tespitleri
Bulunan ve bu nedenle özel esaslara tabi olan mükelleflerden 2011, 2012, 2013, 2014 ve 2015 takvim yıllarında faaliyette bulundukları dönemlerin tamamına ilişkin olarak 6736 sayılı Kanunun 5 inci maddesi kapsamında KDV artırımında bulunanlar (Bu yıllardan herhangi birinde faaliyete başlanması halinde faaliyete başlanan yıl ve sonraki yıllar için; faaliyetin terk edilmesi halinde ise faaliyetin terk edildiği yıl ve önceki yıllar için artırımda bulunulması gerekir.),
Artırım tutarlarının tamamını ödedikleri tarihten itibaren özel esaslar kapsamından çıkarılır.
Ayrıca, taksit uygulamasından faydalanan mükelleflerin hesaplanan tutarların tamamı ile bir taksite ait tutarın %10’u kadar banka teminat mektubu (herhangi bir kısıtlayıcı şart taşımaması gerekmektedir), devlet tahvili veya hazine bonosu cinsinden teminat göstermeleri halinde taksitlerin tamamının ödenmesi beklenmeksizin genel esaslara dönüşleri sağlanır.
Bu şekilde teminat gösteren mükelleflerin mezkûr Kanunun verdiği haktan daha fazla taksiti aksatmaları halinde, ödenmemiş taksitler muaccel hale gelir ve kalan borcun tamamı teminatın paraya dönüştürülmesi yoluyla tahsil edilir.
2011, 2012, 2013, 2014 ve 2015 takvim yıllarında faaliyette bulundukları dönemlerin tamamına ilişkin olarak 6736 sayılı Kanunun 5 inci maddesi doğrultusunda KDV artırımında bulunarak özel esaslar kapsamından çıkarılan mükellefler, artırımda bulunulan yıllar için yukarıda belirtilen olumsuzluklar kapsamında tekrar özel esaslara alınmazlar.
——————————————–
Hatırlatma:
Sirkülerimiz bilgilendirme amaçlı olup belirli bir konu hakkında genel çerçevede bilgi vermek amacını taşımakta olup içerikten kaynaklanan veya içeriğe ilişkin ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.
Bu sirkümüzde yer verilen bilgiler yazı tarihi itibarıyla geçerli olup, yazı tarihinden sonra gerçekleşebilecek yasal değişiklikler, gelişecek uygulamalar ve yargı kararları ileride farklı düzenlemeleri ve değerlendirmeleri gerektirebilmektedir.
Bu nedenle konular ile ilgili karar vermeden önce profesyonel bir danışmandan görüş ve destek alınması tavsiye olunur.