Ramazan ayında yapılan erzak bağışları ile iftar yemekleri

 

İçinde bulunduğumuz ramazan ayında şirketlerce veya gerçek usulde vergiye tabi kişilerce işyerinde çalışan işçilerine, fakir fukaraya hısıma akrabaya ya da derneklere “ramazan erzakı”, ramazan kolisi veya kumanya gibi sair adlarla yardım amaçlı gıda paketleri dağıtıldığı gibi çalışanlara, müşterilere veya eşe dosta iftar yemekleride verilmektedir.

Bu yardım ve yemekler manevi hayatın bir gereği sayılmaktadır. Personele dağıtılan erzak ve yapılan yardımlar personelin işletmeye olan motivasyonunu artırır. Çalışanlar ile işveren arasında birlik ve beraberliğin güçlenmesine katkıda bulunur.

Daha öncede çeşitli sirkülerimize konu edilen bu tür yardım ve yemeklerin Vergisel boyutu aşağıda açıklanmıştır.

1. İşçilere verilen gıda yardımları

1.1. Gelir Vergisi Kanunu Karşısında Durumu;

Ücret Gelir Vergisi Kanunu 61. Maddesinde şu şekilde tanımlanmıştır; “İşverene tabi veya belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilen menfaatlerdir”

İş Kanunu hükümlerine göre ücretin nakdi olarak ödenmesi zorunluluğu getirildiyse de, Gelir Vergisi Kanununa göre ücret ayni olarak ta ödenebilmektedir.

Hizmet karşılığı verilen ayınlar, verildiği gün ve yerdeki ortalama perakende satış fiyatları ile değerlenir.

 Uygulama açısından baktığımızda,

  • İşveren Personele ayın olarak verdiği malın satışını da yapıyorsa değerleme kendi satış fiyatı ile yapılır,
  • Personele yardım olarak verilen miktar normal bir tüketicinin ihtiyacını karşılayacak kadarsa değerleme alış fiyatı ile yapılır,

Bu durumda çalışanlara yapılan gıda yardımları çalışanlar açısından “ücret” dir.

Bu yardım karşılığında çalışan kişi bir işverene tabi ve belirli işyerine bağlı olarak erzak bedeli + KDV kadar net bir menfaat sağlamış olacaktır. Bu nedenle, sağlanan bu net menfaatin brüt tutarının hesaplanarak, menfaatin elde edildiği aydaki brüt ücretine ilavesi gerekmektedir.

Ayın olarak verilen ödemeler, sadece gelir vergisi kesintisi ve damga vergisine tabiidir.

1.2. Kurumlar vergisi Kanunu karşısındaki durumu

Kurumlar vergisi kanunun 6 ıncı maddesi gereği, safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticarî kazanç hakkındaki hükümleri uygulanmaktadır.

Bu nedenle işletmelerin bu tür harcamaları ücret gideridir.

1.3. Katma Değer Vergisi Kanunu Karşısındaki Durumu;

İşletmenin  iktisadi  faaliyetini  yürütmesi için yapılan ve işletmede yaratılan katma değerin bir unsuru olan  bu  masraflar  maliyetin  bir  parçası  olduğundan  bu mal ve  hizmetlerin  iktisabında  yüklenilen  vergiler   genel hükümlere göre indirim konusu yapılabilecektir.

Ancak işletmenin esas faaliyeti ile ilgili olmayan ve vergiye tabi malların her ne nam ve ad altında olursa olsun vergiye tabi işler dışındaki amaçlarla işletmeden çekilmesi, vergiye tabi malların işletme personeline ikramiye, hediye, teberru gibi adlarla verilmesi  KDV kanunun 3 üncü maddesi hükmü gereği KDV nin konusuna giren teslimdir.

Bu nedenle, ramazan erzakları alındığında bu mallar  diğer stoklar hesabına alınacak ve dağıtım sırasında giderleştirilecektir. Giderleştirilme aşamasında işletmeden çekilen bu değerler için erzak bedellerini işletme kendi kendine fatura edip KDV hesaplayacaktır. Söz konusu fatura bedeli kadar diğer stoklar, hesaplanan KDV ve ödenecek vergi ve fonlar hesabı alacaklandırılacak karşılığında genel yönetim giderleri hesabı borçlandırılacak, hesaplanan KDV de ilgili dönemde ilave edillecek KDV olarak beyan edecektir.

Başka bir deyişle işletmelerin işçilere dağıtmak üzere aldıkları ramazan erzakları için erzakın alındığında indirim konusu yaptıkları KDV yi erzakları işçilere dağıttığı zaman ilave edilecek KDV olarak hesap ederek beyan etmesi gerekmektedir.

1.4. Sosyal Güvenlik Kanunu karşısındaki durumu

Sosyal Sigortalar Kanunu’na göre, sigortalılara yapılan ayni yardımlar sigorta primine esas tutulmayan istisnalar arasında sayılmıştır. Ramazan ayı nedeniyle işçilere verilen gıda paketi de ayni yardım sayılmaktadır.

Ancak ayni yardımın karşılığının para olarak ödenmesi durumunda, her ne kadar bu yardımın gaye ve niteliğini değiştirmese de bu tutarın sigorta primine tabi tutulması gerekmektedir.

2. Fakire- fukaraya, hısıma – akrabaya, yapılan bu tür ayni yardımların durumu

Vergi mevzuatında genellikle sosyal amaçlı istisnalar mevcuttur. Bu nedenle yapılan yardımların bu çerçevede olması istisna ve indirim uygulamasında önem arzetmektedir.

Bu itibarla;

“Genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere bağışlanan okul, sağlık tesisi ve yüz yatak (kalkınmada öncelikli yörelerde elli yatak) kapasitesinden az olmamak üzere öğrenci yurdu ile çocuk yuvası, yetiştirme yurdu, huzurevi, bakım ve rehabilitasyon merkezi inşası dolayısıyla yapılan harcamalar veya bu tesislerin inşası için bu kuruluşlara yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile mevcut tesislerin faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için yapılan her türlü nakdî ve aynî bağış ve yardımlar ile Fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak yardımı “

niteliğinde olmayan bu tür yardımlar zekat ve sadaka niteliğindeki yardımlardır.

Gerek Gelir vergisi gerek Kurumlar vergisi kanununda bir gider unsuru olarak sayılmadığından Gelir ve Kurumlar vergisi açısından gider olarak kabul edilmez.

Öte yandan, KDV Kanunun 30 uncu maddesi gereğince de Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergisi indirim konusu yapılamamaktadır.

3. İftar yemekleri

3.1.   İftar yemeği şirketin ticari ilişkide bulunduğu şirketlere veriliyorsa fatura tutarı Pazarlama satış ve dağıtım gideri olarak kayıtlara alınabilir. KDV si indirim konusu yapılablilir.

3.2.   İftar yemeği şirketin çalışanlarına veriliyorsa; Personele verilen ücret kapsamında (ayni ücret olarak) değerlendiriip fatura tutarı brütleştirilerek bordroya dahil edilirse fatura tutarı kayıtlara gider olarak alınabilir, KDV si indirimi konusu yapılablir. Aksi halde Fatura turarı gider yazılamaz KDV si indirimi konusu yapılamaz. Ödeme firmadan yapılmışsa Fatura tutarının 131 Ortaklardan Alacaklar hesabına alınması gerekir.

3.3.)   iftar yemeği eşe dosta, konu komşuya, hısım arkarabaya veriliyorsa Fatura turarı gider yazılamaz KDV si indirimi konusu yapılamaz. Ödeme firmadan yapılmışsa Fatura tutarının 131 Ortaklardan Alacaklar hesabına alınması gerekir.

Burada 3.2 ve 3.3. bendindeki harcamaların uygulamada KKEG olarak da muhasebeleştirildiği görülmektedir.

Bir harcamanın KKEG olması için harcamanın işletme için yapılması zorunlu bir gider olması ayrıca vergi kanunlarında söz konusu harcamanın bizzat belirtilerek gider niteliğinin kabul edilmemiş olması gerekir. (Binek araçlara ait MTV’ nin gider olarak yazılamayacağının açıkça belirtildiği gibi)

Nasıl ki şirket hesabından alınan ve şirkette kullanılmayan bir buzdolabı, çamaşır makinası vb. harcamaları KKEG değilde 131 Ortaklardan Alacaklar Hesabına alınıyorsa, şirket tarafından eşe dosta verilen yemek harcamalarının da KKEG  hesabına değil 131 Ortaklardan Alacaklar hesabına alınması daha doğru olacaktır.

4.- Gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara yapılan gıda bağışı

Mevzuata göre fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin maliyet bedeli gelir ve Kurumlar Vergisi matrahının hesaplanması sırasında

  • Ticari işletmeye dahil malların (gıda maddelerinin) bağışlanması durumunda bu malların maliyet bedeli Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesi çerçevesinde gider kaydedilir.
  • Bağışlanan gıda maddelerinin işletmeye dahil olmaması halinde ise, söz konusu malın maliyet bedeli (KDV dahil) Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesi çerçevesinde yıllık beyannamenin bağış ve yardımlara ilişkin bölümüne yazılarak gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim olarak dikkate alınacaktır.

Bağışlara yönelik bir de KDV istisnası hükmü mevcut. KDVK 17/2-b maddesindeki hükme göre fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin teslimi KDV’den istisnadır.

Konu ile ilgili olarak Gelir İdaresince 251 seri nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara yapılacak bağışlarla ilgili olarak gider ve indirim uygulamasına yönelik düzenlemeler gereği;

4.1. Bağışın Yapılacağı Dernek veya Vakıflar

Gıda maddesi bağışının dernek veya vakfa yapılmış olması gerekmektedir.

Bağışı kabul edecek dernek veya vakfın tüzüğünde veya senedinde ihtiyacı bulunanlara gıda yardımı yapabilmesine ilişkin hükümlerin bulunması gerekmektedir. Bununla beraber, dernek veya vakfın başka alanlarda da faaliyet gösteriyor olmasının, kamuya yararlı dernek veya vergiden muaf vakıf olup olmamasının uygulama açısından herhangi bir önemi bulunmamaktadır.

4.2. Bağışa Konu Olacak Mallar ve Bağışın Niteliği

Gıda bankacılığı kapsamında yapılacak bağışların gıda maddesi niteliğinde olması gerekmektedir. Yapılacak bağışlar şartlı olarak (bedelsiz olarak ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak üzere) yapılmalıdır.

Gıda maddesi niteliğini taşımayan veya şartlı olarak yapılmayan bağışlar, gıda bankacılığı kapsamında yapılacak bağış olarak değerlendirilmeyecektir.

4.3. Bağışı Yapanlarca Düzenlenecek Belge

Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesine eklenen hüküm çerçevesinde indirim konusu yapılacak bağışlar, bağışa konu mal bedeli Vergi Usul Kanununun 232 inci maddesinde belirtilen fatura düzenleme sınırının altında kalsa dahi mutlaka fatura ile belgelendirilecek ve ayrıca taşıma için sevk irsaliyesi düzenlenecektir.

Bağışlanan mala ilişkin bilgileri eksiksiz olarak içerecek fatura, bağış yapılan dernek veya vakıf adına düzenlenecektir. Mal bedeli olarak faturada, bağışa konu malın maliyet bedeli (yüklenilen katma değer vergisi hariç) yazılı olacaktır.

Faturada “İhtiyaç sahiplerine yardım şartıyla bağışlandığından KDV hesaplanmamıştır.” ibaresinin yer alması zorunludur.

Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinde yapılan düzenleme çerçevesinde, yıllık beyannamede yer alacak gelir vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılacak işlemlerde bağışı yapan tarafından bir belge düzenlenmesine gerek bulunmamakta olup, varsa bağış yapılan malın edinimine ilişkin belgelerin saklanması zorunludur.

4.4. Dernek ve Vakıflarca Düzenlenecek Belge

Dernek ve vakıflar kendi mevzuatlarının öngördüğü belgeleri düzenleyecek ve bağış yapanlara bir örneğini vereceklerdir.

Ticari faaliyetle uğraşanlarca düzenlenen faturalar dernek ve vakıf tarafından muhafaza edilecektir.

4.5. Kayıt Düzeni ve Beyannamelerde Gösterim

Ticari işletmeye dahil malların (gıda maddelerinin) bağışlanması durumunda bu malların maliyet bedeli Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesi çerçevesinde gider kaydedilir. Bu işlem, faturanın bir yandan gelir bir yandan da gider kaydedilmesi suretiyle gerçekleştirilir.

Gıda bankacılığı kapsamında yapılan bağışlar 3065 sayılı Kanunun 17/2-b maddesine göre katma değer vergisinden müstesnadır. Katma değer vergisi mükellefleri, bir vergilendirme döneminde yaptıkları bağışların toplam tutarını ilgili dönem beyannamesinin (Tablo 1 Tevkifat uygulanmayan işlemler) 6 ve 7 inci satırlarına dahil etmek suretiyle beyanda bulunacaklardır.

Aynı Kanunun 30/a ve 32 inci maddelerine göre, kısmi istisna mahiyetindeki bu teslimin (gıda maddesi bağışlarının) bünyesine giren katma değer vergisi tutarının indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır. Bu nedenle, bağışın yapıldığı dönemde, bağışlanan gıda maddelerinin iktisabı dolayısıyla yüklenilen katma değer vergisi tutarının hesaplanması ve aynı döneme ait katma değer vergisi beyannamesinin 30 (İlave edilecek KDV). satırına dahil edilmesi, aynı tutarın defter kayıtlarında “indirim KDV” hesaplarından çıkarılarak, gider hesaplarına aktarılması gerekmektedir.

Bağışlanan gıda maddelerinin işletmeye dahil olmaması halinde ise, söz konusu malın maliyet bedeli (KDV dahil) Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesi çerçevesinde yıllık beyannamenin bağış ve yardımlara ilişkin bölümüne yazılarak gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim olarak dikkate alınacaktır