İndirimli Kurumlar Vergisi

Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında 3305 sayılı kararı ile teşvik sistemi ve destek unsurlarına ilişkin düzenlemeler yapılmış olup, Bu düzenlemelerden birisi de Kurumlar Vergisi Kanunu 32/A maddesi çerçevesindeki indirimli Kurumlar Vergisi uygulamasıdır.

İndirimli Kurumlar vergisi Kurumlar vergisi Kanunun 32/A maddesinde yer bulmuştur.

Madde 32/A

1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar, iş ortaklıkları, taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283 sayılı Kanun ile 8/6/1994 tarihli ve 3996 sayılı Kanun kapsamında yapılan yatırımlar ile rödovans sözleşmelerine bağlı olarak yapılan yatırımlar hariç olmak üzere, bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen ve (6322 sayılı kanunun 39.maddesiyle değişen ibare; Yürürlük 15.06.2012)Ekonomi Bakanlığı tarafından teşvik belgesine bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar, yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanılan hesap döneminden itibaren yatırıma katkı tutarına ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden kurumlar vergisine tabi tutulur.

(2) Bu maddenin uygulamasında yatırıma katkı tutarı, indirimli kurumlar vergisi uygulanmak suretiyle tahsilinden vazgeçilen vergi yoluyla yatırımların Devletçe karşılanacak tutarını, bu tutarın yapılan toplam yatırıma bölünmesi suretiyle bulunacak oran ise yatırıma katkı oranını ifade eder. Bakanlar Kurulu;

(6322 sayılı kanunun 39.maddesiyle değişen bent; Yürürlük 15.06.2012) a) İstatistikî bölge birimleri sınıflandırması ile kişi başına düşen milli gelir veya sosyoekonomik gelişmişlik düzeylerini dikkate almak suretiyle illeri gruplandırmaya ve gruplar itibarıyla teşvik edilecek sektörleri ve bu sektörler ile organize sanayi bölgeleri, Gökçeada ve Bozcaada’da yapılan yatırımlara ve Bakanlar Kurulunca belirlenen kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgelerinde yapılan turizm yatırımlarına ilişkin yatırım ve istihdam büyüklüklerini belirlemeye,

b) (6322 sayılı Kanunun 39. maddesiyle değişen ibare; Yürürlük, 15.06.2012Her bir il grubu, stratejik yatırımlar veya (a) bendinde belirtilen yerler için yatırıma katkı oranını (6111 Sayılı Kanunla değiştirilen ibare Yürürlük; 25.02.2011) % 55’i(*), yatırım tutarı 50 milyon Türk Lirasını aşan büyük ölçekli yatırımlarda ise (6111 Sayılı Kanunla değiştirilen ibare Yürürlük; 25.02.2011) % 65’i geçmemek üzere belirlemeye, kurumlar vergisi oranını % 90’a kadar indirimli uygulatmaya,

(6322 sayılı Kanunun 39. maddesiyle eklenen bent; Yürürlük, 01.01.2013 tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere 15.06.2012) c) Yatırıma başlanan tarihten itibaren bu maddeye göre hesaplanacak yatırıma katkı tutarına mahsuben, toplam yatırıma katkı tutarının %50’sini ve gerçekleştirilen yatırım harcaması tutarını geçmemek üzere; yatırım döneminde kurumun diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına indirimli kurumlar vergisi oranı uygulatmak suretiyle yatırıma katkı tutarını kısmen kullandırmaya, bu oranı her bir il grubu için sıfıra kadar indirmeye veya %80’e kadar artırmaya,

ç) Yatırım harcamaları içindeki arsa, bina, kullanılmış makine, yedek parça, yazılım, patent, lisans ve know-how bedeli gibi harcamaların oranlarını ayrı ayrı veya topluca sınırlandırmaya,

yetkilidir.

(3) İkinci fıkraya göre yatırıma katkı ve vergi oranı farklı illerde aynı mükellef tarafından yapılan yatırımlarda, toplam yatırımın her bir ile isabet eden oranına göre ilgili ilin yatırıma katkı oranı ve indirimli vergi oranı uygulanır.

(4) Tevsi yatırımlarda, elde edilen kazancın işletme bütünlüğü çerçevesinde ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespit edilebilmesi halinde, indirimli oran bu kazanca uygulanır. Kazancın ayrı bir şekilde tespit edilememesi halinde ise indirimli oran uygulanacak kazanç, yapılan tevsi yatırım tutarının, dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle belirlenir. Bu hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit kıymetlerin kayıtlı değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır. İndirimli oran uygulamasına yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçtiği geçici vergi döneminde başlanır.

(5) Hesap dönemi itibarıyla ikinci fıkrada belirtilen şartların sağlanamadığının tespit edilmesi halinde, söz konusu vergilendirme döneminde indirimli vergi oranı uygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil olunur.

(6) Yatırımın faaliyete geçmesinden önce devri halinde, devralan kurum, aynı koşulları yerine getirmek kaydıyla indirimli vergi oranından yararlanır.(6322 sayılı kanunun 39.maddesiyle eklenen cümle; Yürürlük 15.06.2012)Yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanmadan önce indirimli kurumlar vergisi uygulanan hallerde, yatırımın tamamlanıp işletilmeye geçilmemesi durumunda ikinci fıkranın (c) bendi uyarınca indirimli vergi oranı uygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil edilir.

(7) Yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçmesinden sonra devri halinde indirimli vergi oranından devir tarihine kadar devreden, devir tarihinden sonra ise devralan, aynı koşulları yerine getirmek kaydıyla yatırıma katkı tutarının kalan kısmı için yararlanır.

(8) Bu madde gelir vergisi mükellefleri hakkında da uygulanır.

(9) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.

Söz konusu madde gereği Türkiye de kurumlar, yaptıkları yeni yatırımları için TC. Ekonomi Bakanlığından yatırım teşvik belgesi almak ve mevzuat ile belirlenen gerekli şartları sağlamaları kaydı ile indirimli Kurumlar vergisinden yararlanabilecektir.

İndirimli kurumlar vergisi uygulaması Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Kararda belirtilen,

  • Bölgesel teşviklerden yararlanacak yatırımlar,
  • Büyük ölçekli yatırımlar ve
  • Stratejik yatırımlar için uygulanacaktır.

Bölgesel teşvikler

2012/3305 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile ülkemizin teşvik uygulaması açısından gelişmişlik kriterine göre 6 bölgeye ayrılmıştır.

Bölgesel desteklerden yararlanacak olan yatırım konuları (sektör bazında) ve asgari yatırım tutarları her şehir grubu için BKK’ nın 2 numaralı ekinde belirtilmiştir. Buna bağlı olarak yapılacak olan bir yatırımın bölgesel teşvikten faydalanabilmesi için diğer şartlar ile birlikte BKK’ nın 2 numaralı ekinde yer verilmiş olan yatırım konuları arasında sayılmış olması ve asgari yatırım tutarı ve/veya asgari kapasite şartını sağlaması şarttır.

Ayrıca BKK’ nın 2 numaralı ekinde yer alan dipnotlarda bazı sektörlere alt kısıtlamalar getirilmiştir. Yapılacak yatırımların teşvik kapsamında olup olmadığının belirlenmesinde listeye ekli dipnotların da dikkate alınması büyük önem arz etmektedir.

Büyük ölçekli yatırımlara ilişkin teşvikler

Büyük ölçekli yatırımlar bölge ayırımına tabi olmaksızın faiz desteği hariç olmak üzere diğer bölgesel teşviklerden faydalanabilecektir. Büyük ölçekli yatırım, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32/a maddesinde belirtilen 50 milyon TL üzerindeki yatırımlardan BKK’ nın 3 numaralı ekinde yer alan listede belirtilen yatırımları ifade etmektedir.

Listedeki sektörlerde belirtilen asgari yatırım tutarlarında herhangi bir bölgede yatırım yapılması halinde, indirimli kurumlar vergisi uygulamasından faydalanılması mümkün olabilecektir.

Stratejik Yatırımlar

  • İthalat bağımlılığı yüksek ara malı veya ürünlerin üretimine yönelik,
  • Asgari yatırım tutarı 50 milyon TL olan,
  • % 50’den fazlası ithalatla karşılanan,
  • Asgari % 40 katma değer üreten,
  • Üretilecek ürünle ilgili toplam ithalat değeri son 1 yıl itibarıyla en az 50 milyon $ olan (yurt içi üretimi olmayan mallarda bu şart aranmayacaktır) yatırımlar,

Stratejik yatırımlar olarak sayılmıştır.

Uygulama

Yatırımlarda İndirimli Kurumlar Vergisi uygulamasından yararlanabilmesi için öncelikle yapılacak olan yatırımın Ekonomi Bakanlığından alınacak teşvik belgesine bağlanması gerekmektedir.

İndirimli kurumlar vergisi uygulamasında yatırımlar;

1.     Komple yeni yatırımlar

2.     Tevsi yatırımlar

Olmak üzere iki grupta değerlendirilmiştir.

Ancak, Teşvik belgeleri kapsamında yapılacak yatırım cinsleri; komple yeni, tevsi, modernizasyon, ürün çeşitlendirme ve entegrasyondan oluşur.

İndirimli Kurumlar vergisi uygulaması Komple yeni yatırımlar ve Tevsi yatırımlara uygulanacak olmakla beraber Ekonomi Bakanlığı tarafından yatırım teşvik belgesine bağlanan “modernizasyon”, “ürün çeşitlendirmesi” ve “entegrasyon” yatırım türlerinin de tevsi yatırım olarak değerlendirilmesi gerekir.

İndirimli Kurumlar vergisi uygulamasında Bir yatırımın tevsi yatırım olarak kabul edilebilmesi için yatırım teşvik belgesinde yatırım cinsinin tevsi yatırım olarak belirtilmiş olması şarttır.

Yatırım cinsleri aşağıdaki şekilde tanımlanmıştır.

Entegrasyon: Mal ve hizmet üreten tesislerin mevcut üretim hatlarında elde edilen nihai ürüne bütünleyici nitelikte ara malı verecek ve/veya üretilmekte olan nihai ürünü ara malı olarak kullanabilecek şekilde, mevcut tesise ileri ve/veya geriye doğru entegre olan, yatırımın konusu ve projenin özelliği dikkate alınarak kaideten aynı il sınırları içinde veya aynı yerde ve aynı tesis bünyesinde olan yatırımlardır,

Komple yeni yatırım: Mal ve hizmet üretimine yönelik olarak ana makine ve teçhizat ile yardımcı tesisleri içeren, gerektiğinde arazi-arsa ve bina-inşaat harcamalarını da ihtiva eden, yatırımın yapılacağı yerde aynı üretim konusunda mevcut tesisi veya mevcut tesisi ile altyapı bütünlüğü bulunmayan yatırımlardır,

Modernizasyon: Mevcut tesislerin üretim hatlarında teknik ve/veya ekonomik ömrünü tamamlamış makine ve teçhizata uygun parçaların eklenmesini veya mevcut makine ve teçhizatın yenileri ile değiştirilmesini, tesiste eksik kalmış bölümlerin tamamlanmasını, nihai ürünün doğrudan kalitesinin yükseltilmesini veya modelinin değiştirilmesini içeren yatırımları,

Tevsi: Mevcut bir yatırıma üretim hattı veya makine ve teçhizat ilavesiyle kapasitenin artırılmasına yönelik olan ve mevcut tesis ile alt yapı müşterekliği oluşturarak bir bütün teşkil eden yatırımlardır,

Ürün çeşitlendirme: Mevcut tesisler ile altyapı müşterekliği olan, aynı işletmede mevcut makine ve teçhizata yapılacak ilave yatırımla farklı bir nihai ürün elde edilmesine yönelik yatırımlardır,

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32/a maddesinde;

  • Yatırıma katkı tutarı: İndirimli kurumlar vergisi oranı uygulanmak suretiyle tahsilinden vazgeçilen vergi yoluyla yatırımların devletçe karşılanacak kısmı,
  • Yatırıma katkı oranı ise: Yatırıma katkı tutarının yapılan toplam yatırıma bölünmesi suretiyle bulunacak olan oran

olarak tanımlanmıştır.

2012/3305 sayılı Karar’ın daha önce yürürlükte bulunan 2009/15199 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında belirtilmiş olan indirimli kurumlar vergisi uygulamasından ayıran en önemli değişiklik hesaplanacak yatırıma katkı tutarına mahsuben, gerçekleştirilen yatırım harcaması tutarını aşmamak ve toplam yatırıma katkı tutarının;

  • Büyük ölçekli yatırımlar ve bölgesel teşvik uygulamaları kapsamındaki yatırımlarda; 2. bölgede yüzde onunu, 3. bölgede yüzde yirmisini, 4. bölgede yüzde otuzunu, 5. bölgede yüzde ellisini ve 6. bölgede yüzde seksenini,
  • Stratejik yatırımlarda; 6. bölgede yüzde seksenini, diğer bölgelerde yüzde ellisini,

geçmemek üzere yatırım döneminde yatırımcının diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına indirimli kurumlar vergisi uygulanabilir.

Gelir İdaresinin uygulamalarından ve vermiş olduğu özelgelerden hareketle indirimli Kurumlar Vergisi uygulaması ile ilgili özellik arzeden hususlar aşağıda sıralanmıştır.

  • İndirimli kurumlar vergisi, sadece Kurumlar Vergisi Kanununun 32/A maddesi çerçevesinde Ekonomi Bakanlığı tarafından teşvik belgesine bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlara uygulanabilecektir.
  • İndirimli kurumlar vergisi uygulanacak kazancın safi kurum kazancını aşamayacağı tabii olup gerekli şartları sağlayan yatırımdan kazanç elde edilmesine rağmen safi kurum kazancınızın bulunmaması veya zarar edilmesi halinde söz konusu dönemde indirimli kurumlar vergisi uygulanamayacağı gibi yatırımdan elde edilen kazançların da sonraki dönemlere aktarılması mümkün bulunmamaktadır. Ancak indirimli kurumlar vergisi tahsilinden vazgeçilen vergiler yoluyla yatırıma katkı tutarına ulaşılıncaya kadar uygulanabileceğinden bu durum bir hak kaybına da neden olmayacaktır.
  • Tevsi yatırımlarda, elde edilen kazancın yeni yatırımlardan kaynaklanan kısmının işletme bütünlüğü çerçevesinde ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespit edilebilmesi durumunda indirimli kurumlar vergisi uygulanabilecektir.

Tevsi yatırımlara isabet eden kazanç ayrı şekilde izlenmiyor veya tespit edilemiyorsa toplam kazancın tevsi yatırımlara isabet eden kısmı için indirimli kurumlar vergisi uygulanabilecektir. İndirimli oran uygulanacak kazanç, yapılan tevsi yatırım tutarının, dönem sonunda yatırımcının aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle belirlenecektir.

Formüle edecek olursak: İndirimli oran uygulanacak tevsi yatırıma isabet eden kazanç tutarı = Tevsi yatırım tutarı X Toplam Kazanç / Dönem sonu toplam sabit kıymet tutarı

Tevsi yatırımlarda, dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan sabit kıymet tutarının hesabında bu kıymetlerin birikmiş amortismanlar düşülmeden önceki brüt tutarlarının dikkate alınması, “sabit kıymet” ifadesinden de Vergi Usul Kanununun 313 üncü maddesi uyarınca amortisman mevzuunu oluşturan iktisadi kıymetlerin anlaşılması, dolayısıyla arazi-arsa ve amortismana tabi olmayan diğer kıymetlerle ilgili harcamaların indirimli kurumlar vergisinden yararlanacak kazancın tespitinde dikkate alınmaması gerekmektedir.

Tevsi yatırımlarda elde edilen kazancın ayrı bir şekilde tespitinin mümkün olmaması halinde, indirimli oran uygulanacak kazancın hesaplanmasında tevsi yatırım tutarının dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına oranlanması suretiyle belirlenen oranın her yıl ayrı ayrı tespit edilerek uygulanması gerekmektedir.

Tevsi yatırımlarda indirimli oran uygulanacak kazancın tespitinde sabit kıymetlerin kayıtlı değerlerinin, gerekli şartların oluşması halinde yapılan enflasyon düzeltmesi sonucu oluşan yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınması gerekmektedir.

  • İndirimli kurumlar vergisi, ticari bilanço karına kanunen kabul edilmeyen giderler eklendikten, tüm indirim, istisna ve geçmiş yıl zararları düşüldükten sonra kazancın bulunması halinde uygulanır.
  • Kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde indirimli kurumlar vergisi uygulanacak tutar, yatırımdan elde edilen ticari bilanço karının dikkate alınması suretiyle tespit edilecek ve indirimli vergi oranının uygulanacağı kazanç, beyanname üzerinden hesaplanan matrahı aşamayacaktır.
  • İndirimli kurumlar vergisi uygulamasına yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçtiği, dolayısıyla kazancın elde edilmeye başlandığı geçici vergi döneminden itibaren başlanabilecektir,
  • Yatırımların finansmanında kullanılan kredilerle ilgili faizlerden kuruluş dönemine ait olanların sabit kıymetle birlikte amortisman yoluyla itfa edilmek üzere yatırım maliyetine eklenmesi; işletme dönemine ait olanların ise ilgili bulundukları yıllarda doğrudan gider yazılması ya da maliyete intikal ettirilmek suretiyle amortismana tabi tutulması mümkün bulunmakta olup konuya ilişkin olarak 163 seri no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde yapılan açıklamaların dikkate alınması gerekmektedir.
  • Kurumlar Vergisi Kanununun 32/A maddesinde yer alan “Bu hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit kıymetlerin kayıtlı değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır.” ifadesi ile kastedilen ise sabit kıymetlerin gerekli şartların oluşması halinde yapılan enflasyon düzeltmesi sonucu oluşan yeniden değerlenmiş değerinin dikkate alınması gerektiğidir. Dolayısıyla, gerekli şartların oluşması halinde yapılacak enflasyon düzeltmesi dışında başkaca bir değerleme yapılmayacaktır.
  • Yatırımın faaliyete geçmesinden önce devri halinde devralan kurum; yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçmesinden sonra devri halinde ise indirimli vergi oranından devir tarihine kadar devreden, devir tarihinden sonra ise devralan şirketlerin aynı koşulları yerine getirmek kaydıyla yatırıma katkı tutarının kalan kısmından faydalanabilecektir.

6322 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 39. Maddesi ile 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu 32/A maddesinde bazı değişiklikler yapılmıştır.

Bu değişiklikle;

Yatırıma başlanan tarihten itibaren bu maddeye göre hesaplanacak yatırıma katkı tutarına mahsuben, toplam yatırıma katkı tutarının %50’sini ve gerçekleştirilen yatırım harcaması tutarını geçmemek üzere; yatırım döneminde kurumun diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına indirimli kurumlar vergisi oranı uygulatmak suretiyle yatırıma katkı tutarını kısmen kullandırmaya, bu oranı her bir il grubu için sıfıra kadar indirmeye veya %80’e kadar artırmaya, Yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanmadan önce indirimli kurumlar vergisi uygulanan hallerde, yatırımın tamamlanıp işletilmeye geçilmemesi durumunda ikinci fıkranın (c) bendi uyarınca indirimli vergi oranı uygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil edilir.”

Hükmü eklenmiştir.

Bu düzenleme ile yatırım sürecinde olan kurumların 01.01.2013 tarihinden itibaren elde edecekleri diğer faaliyetlerinden kaynaklı kazançları için de indirimli kurumlar vergisi uygulanabilecektir.

Ancak bunun için yatırıma katkı tutarının %50’sinin ve gerçekleşen yatırım harcamasının aşılmaması gerekmektedir.

Bunun yanı sıra, bu teşvik unsurundan yararlanmak isteyen kurumların yatırımlarının bir fiil devam etmesi, işletmeye geçmemesi, işletmeye geçmemiş olsa da kısmen ya da tamamen yatırımın bitmemiş olması esastır.

Bu hususlara uyulmaması halinde zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil edilecektir.

Konuyu bir örnekle açıklamak gerekirse;

X A.Ş Şirketinin 2013 yılında başladığı ve 2015 yılında bitirmeyi planladığı teşvik belgeli yatırımının, yatırıma katkı oranı %30, indirimli vergi oranı %70, dir. 2013 yılı sonuna kadar 3.000.000 TL, yatırım harcaması yapmıştır. Tüm faaliyetleri dolayısı ile oluşan toplam kazancı 29.000.000 TL, toplam sabit kıymetleri 24.000.000 TL ve yatırım teşvik belgesine göre toplam yatırım harcaması da 16.000.000 TL dir.

Buna göre;

Toplam Kazanç: 29.000.000 TL

Yatırım Teşvik Belgesine Göre Toplam Yatırım Tutarı: 16.000.000 TL

Toplam Sabit Kıymetleri: 24.000.000 TL

Yatırıma Katkı Oranı: %30

İndirimli Vergi Oranı: %70

Yatırıma Katkı Tutarı: (16.000.000*%30) = 4.800.000 TL

İndirimli Kurumlar Vergisi Oranı: %20- (%20*%70) = %6

2013 Yılı Sonuna Kadar Yapılan Yatırım Harcaması: 3.000.000 TL

2013 Yılı için İndirimli Oran: 3.000.000 / 24.000.000 = % 12,5

İndirimli Orana Tabi Matrah: 29.000.000 *12,5 =  3.625.000 TL

İndirimli Orana tabi matrah 3.625.000 TL olsa dahi, mevzuat gereği, indirimli orana tabi matrah toplam yatırıma katkı tutarının %50’sini (4.800.000*%50= 2.400.000 TL) ve gerçekleşen yatırım harcaması tutarını (3.000.000 TL) geçemez. Bu nedenle;

Esas Dikkate Alınacak İndirimli Orana Tabi Matrah: 2.400.000 TL

Faydalanılan Katkı Tutarı: 2.400.000*%14 = 336.000 TL