Masraf Aktarımında (Yansıtma) KDV Uygulamaları

Ticari hayatta özel anlaşmalar, yanlış faturalama, masraf dağıtımı gibi nedenlerle, bir mal veya hizmet bedelinin, asıl muhatabına yansıtılmasına ihtiyaç duyulmaktadır.

Ticari faaliyet kapsamında yapılan mal teslimi ve hizmet ifaları ve bunlar için katlanılan maliyetler yansıtmaya konu olamazlar. Bir mal veya hizmetin yansıtmaya konu olabilmesi, ancak üçüncü şahıslar adına yapılması şartıyla gider ve yasal mevzuatlarla tanımlanan ceza, tazminatlar ile vergi, resim ve harçlar açısından mümkün olabilecektir. Hasılat yansıtmalarının ise mutlaka üçüncü kişiler adına yapılması gerekecektir.

Personel ücreti, Huzur hakkı ücreti, emlak vergileri, amortismanlar yansıtılamaz.

İşletmelerin ürettiği mal veya hizmetin maliyetine girmeyen, gelirin elde edilmesi ve ticari faaliyetinin devamı ile ilişkisi olmayan üçüncü kişiler adına yapılan giderlerin asıl muhatabına yansıtılırken, gelir tablosu hesaplarıyla ilişkilendirmeden bilanço hesaplarında izlenmesi gerekmektedir. Yansıtılan giderlerin KDV’nin konusuna girmesi durumlarında, KDV hesaplanması, aksi hallerde de KDV hesaplanmaması gerekir.

Günümüzde grup şirketlerinde, işhanlarında, pasajlarda vb. durumlarda birden fazla mükellefler temizlik, güvenlik, yönetim, kira, teknik bakım vs. gibi hizmetlerden yararlanmakla birlikte bu hizmetlerin bedeli ana şirketlerce veya işhanı, pasaj yönetimince ödenmekte bilahare bu bedeller mükelleflere uygulamada fatura, dekont veya basit makbuzlarla masraf aktarımı (Yansıtma) yapılmaktadır.

Gelir İdaresi muhtelif özelgelerinde başkasının hesabına yapılan bu harcamaların asıl sahibine yansıtılması işleminin masraf aktarımı olduğunu belirtmiş ve aktarılan masraf vergili ise, yansıtmanın da vergili olması, vergisiz ise yansıtmanın da vergisiz olması gerektiği belirtilmiştir.

Bu aktarma (Yansıtma) işleminin;

VUK’ da düzenlenen fatura veya benzeri belgeler ile yapılması gerekmektedir.

Dekont veya sıradan bir makbuzla (VUK hükümlerine tabi olmayan)  yapılması halinde KDV uygulanması mümkün bulunmamakla birlikte KDV hesaplanmış olsa dahi bu KDV indirim konusu yapılamaz.

Uygulamada çeşitli şekillerde gerçekleştirilen masraf aktarımlarında (Yansıtmalar) vergi idaresinin görüşü aşağıda sıralanmıştır.

  • Gruba dahil ana şirket tarafından ödenen genel giderlerin diğer şirketlere aktarılması işleminde KDV hesaplanması gerekir.

Öte yandan Yurt içi veya yurtdışından temin edilen banka kredilerinin grup şirketlerine birebir kullandırılmasında kullandırılan kısma ilişkin faiz, komisyon, kur farkı vb. giderlerin krediyi bilfiil kullanan grup şirketlerine yansıtılması işlemi de KDV’ye tabi değildir.

  • İşletmenin sahip olduğu sigortalı taşıtlarının tamiri nedeniyle ortaya çıkan masraflar

Sigorta şirketinin hasarlı taşıtın tamiri için sigortalıya belli bir tutarda ödeme yapması söz konusu olabilir. Sigorta şirketinin sigortalıya yaptığı bu ödeme gerçekleşen bir mal teslimi veya hizmet ifası karşılığı olmadığı için KDV’ye tabi değildir. Sigortalı ise aracının tamiri nedeniyle yüklendiği KDV’yi kendi faaliyetleriyle ilgili gider niteliğini taşıdığından indirim konusu yapılabilecektir.

Öte yandan araç pert e çıkarsa, mükelleflerin aktiflerine/işletmelerine kayıtlı aracın kaza netice sinde pert olması nedeniyle sigorta şirketinden alacakları sigorta tazminat bedeli bir teslim veya hizmetin karşılığı olmadığından bu mükellefler tarafından sigorta şirketi adına düzenlenecek faturada KDV hesaplanmayacaktır.

Ancak, söz konusu aracın alışında ödenen ve ilgili dönemde indirim konusu yapılan KDV’nin kazanın meydana geldiği vergilendirme döneminde dönem KDV beyannamesinde, hesaplanan KDV’ye ilave edilmek suretiyle beyan edilerek ödenmesi gerekmektedir

  • Teminat mektubu komisyon giderleri

GİB 1.6.2007 tarih ve 01.54/5401-3058-50358 sayılı Özelge’ de; vadeli mal alımlarında müşterilerinden banka teminat mektupları alındığı; bazı durumlarda aralarında yapılan anlaşma gereği müşterilerinin ödediği teminat mektubu komisyonlarının şirket tarafından karşılandığı, söz konusu komisyon masraflarının yansıtılması sırasında komisyon bedeli üzerinden KDV hesaplanmayacağı yönünde görüş belirtmiştir.

  • Tevkifatlı işlemler

Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 06.03.2008 tarih ve MUK-22 – 6072 sayılı Özelgesi’nde;

Grup şirketlerinin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla işgücü, özel güvenlik, temizlik vb. hizmet alım ihalelerinin ana şirketçe organize edildiği, ana şirketin hizmette bir değişiklik yapılmadan sağladığı hizmetlerin grup şirketlerine aktarılmasında gurup şirketlerinin 91 Seri No.lu KDV Genel Tebliği’nde sayılan kurum ve kuruluşlardan olması halin de, bu hizmetlerden tevkifat yapılacağı şeklinde görüş belirtmiştir.

  • Kira sözleşmelerine ait damga vergisi

Kira sözleşmelerine istinaden ödenen damga vergisinin kiracılara yansıtılmasında KDV hesaplanıp hesaplanmayacağı konusunda, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 25.02.2009 tarih ve GİB.4.34.17.01.4.1782 sayılı Özelgesi’nde;

“(1) Başkaları için yapılan ve aslı KDV’ye tabi olan harcamaların aktarılması amacıyla düzenlenen faturalarda harcamanın tabi olduğu oran üzerinden KDV hesaplanacaktır.

(2) Aslı KDV’nin konusuna girmeyen veya vergiden müstesna olan masrafların aktarılmasında KDV hesaplanmayacaktır. Ancak bu aktarma sırasında masraf tutarını aşan bir bedel tahsil edilirse bu aşan kısım üzerinden genel vergi oranına göre KDV hesaplanacaktır.” denilmektedir. 

Büyük mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı 26.05.2010 tarih ve B.07.1.GİB.4.99.16.02-2010-KDV/1-19 sayılı Özelgesinde “şirketin faaliyetlerine ilişkin olarak diğer firmalarla yaptığı sözleşmelere ait beyan ederek ödediği damga vergisini daha sonra karşı tarafa bire bir yansıtması işlemi, herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığını oluşturmadığından KDV’ye tabi bulunmamaktadır.” şeklinde görüş bildirmiştir.